Cumartesi

KALIN, GEZER VE ÖTEBAY / TÜRKİYE DAVASI

(24849/94,24850/94, ve 24941/94)

Strazburg

28 Ekim 2003

..............

6. Başvuranlardan Talip Kalın Ağrı'da, Ali Gezer Kahramanmaraş'da, Ekrem Ötebay ise Muş'da yaşamaktadır. İlk başvuran 1967, ikinci ve üçüncü başvuranlar ise 1973 doğumludur. Mahkeme huzurunda avukat Talat Tepe tarafından temsil edilmişlerdir.

7. Tarafların anlattığı şekliyle olaylar şu şekilde özetlenebilir:

Başvuru No: 24849/94

8. Başvuran, PKK'ya üye olduğu gerekçesiyle 17 Şubat 1994 tarihinde İstanbul’da gözaltına alınmıştır. Resmi kayıtlara göre tutuklama 24 Şubat 1994 tarihinde gerçekleşmiştir.

9. 28 Şubat 1994 tarihinde başvuran polis memurları tarafından sorgulanmış ve baskı altında itiraflarda bulunmaya zorlandığını ileri sürmüştür.

10. Başvuran, 9 Mart 1994 tarihinde İstanbul DGM huzurunda kendisi aleyhinde yapılan suçlamaları reddetmiştir.

11. Aynı gün İstanbul Adli Tıp Enstitüsü'nde yapılan muayene sonucunda başvuranın vücudunda herhangi bir darp veya yara izi bulunmamıştır.

12.11 Mart 1994 tarihinde başvuranın tutuklu yargılanmasına karar verilmiştir. 22 Mart 1994 tarihinde başka bir doktor tarafından yapılan muayene sonucunda başvuranın vücudunda darp izleri bulunduğu belirtilmiştir.

13. 27 Mart 1994 tarihinde başvuran 23 gün süren gözaltı süresi içinde işkenceye maruz kaldığı iddiasıyla şikayette bulunmuştur.

14. 23 Haziran 1994 tarihinde savcı başvuranın TCK'nm 125. maddesi ve Terörle Mücadele Kanunu'nun 5. maddesi uyarınca mahkum edilmesini ve cezalandırılmasını istemiştir.

15. 21 Aralık 1995 tarihinde İstanbul Savcısı başvurana işkence yaptığı iddia edilen dört polis memuru aleyhinde İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi'ne iddianame sunmuştur.

16. 27 Haziran 1996 tarihinde İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi polis memurlarını yargılamak için kanıt bulunmadığına karar vermiştir.

Başvuru No 24850/94

17. 9 Şubat 1994 tarihinde başvuran PKK'ya üye olduğu gerekçesiyle gözaltına alınmıştır. Resmi kayıtlara göre başvuran, 28 Şubat 1994 tarihinde tutuklanmıştır.

18. 1 Mart 1994 tarihinde polis memurları tarafından yapılan sorgulama sırasında başvuran PKK eylemlerinden bazılarına katıldığını itiraf etmiştir.

19. 9 Mart 1994 tarihinde İstanbul Adli Tıp Enstitüsü’nde görevli bir doktor tarafından yapılan muayene sonucunda başvuranın vücudunda bazı darp izleri tespit edilmiş ve bu yaraların hayati tehlikesi olmadığı belirtilmiş ancak iki gün iş göremez raporu verilmiştir.

20. 9 Mart 1994 tarihinde İstanbul DGM'de yapılan sorgulamada başvuran ifadesini baskı altında iken imzaladığını iddia etmiş ve bütün iddiaları reddetmiştir.

21.11 Mart 1994 tarihinde İstanbul DGM başvuranın tutuklu yargılanmasına karar vermiştir.

22. 23 Haziran 1994 tarihli iddianame ile savcı, başvuranın TCK'nm 168/2 ve Terörle Mücadele Kanunu'nun 5. maddesi uyarınca mahkum edilmesini ve cezalandırılmasını istemiştir.

23. 23 Mart 1994 tarihinde cezaevi doktoru yaptığı muayene sonucunda başvuranın vücudunda iyileşmeye yüz tutmuş yara izleri bulunduğunu belirtmiştir. Başvuran daha sonra başka bir doktor tarafından muayene edilmiş ve aynı bulgular tekrar saptanmıştır.

24. 11 Temmuz 1994 tarihinde başvuran 31 gün süren gözaltı boyunca işkence gördüğü iddiasıyla İstanbul Savcısı'na şikayette bulunmuştur.

25. 5 Haziran 1995 tarihinde İstanbul Savcısı başvurana işkence yaptığı iddia edilen polis memurları aleyhinde İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi'ne iddianame sunmuştur.

26. 23 Eylül 1996 tarihinde İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi başvuranın işkence gördüğü iddiasını kanıt bulunmadığı gerekçesiyle reddetmiştir.

27. 5 Mart 1999 tarihinde İstanbul DGM başvuranın beraat etmesine karar vermiştir.

Başvuru No. 24941/94

28. 20 Şubat 1994 tarihinde başvuran, PKK'ya üye olduğu gerekçesiyle gözaltına alınmıştır. Resmi kayıtlara göre başvuran, 7 Mart 1994 tarihinde tutuklanmıştır.

29. 17 Mart 1994 tarihinde polis memurları tarafından yapılan sorgulama sırasında başvuran PKK eylemlerinden bazılarına katıldığını itiraf etmiştir.

30. 18 Mart 1994 tarihinde İstanbul Adli Tıp Enstitüsü'nde görevli bir doktor tarafından yapıları muayene sonucunda başvuranın vücudunda darp izleri tespit edilmediği belirtilmiştir.

31. 21 Mart 1994 tarihinde İstanbul DGM'de yapılan sorgulamada kendisine karşı yapılan suçlamaları kabul etmiştir. Aynı gün İstanbul DGM başvuranın tutuklu yargılanmasına karar vermiştir.

32. 23 Haziran 1994 tarihinde savcı TCK'nın 168/2 ve Terörle Mücadele Kanunu'nun 5. maddesi uyarınca başvuranın mahkum edilmesini ve cezalandırılmasını istemiştir.

33. 22 Mart 1994 tarihinde cezaevi doktorunun yaptığı muayene sonucunda başvuranın vücudunda bazı yaralar bulunduğu belirtilmiştir.

34. 9 Mayıs 1994 tarihinde başvuran, başka bir doktor tarafından muayene edilmiş ve vücudunda darp ve yara izleri tespit edilmiştir.

35. Başvuran 11 Temmuz 1994 tarihinde İstanbul Savcılığına polis tarafından gözaltında tutulduğu sırada işkence gördüğünü ve gözaltı süresinin uzunluğunu ileri sürerek şikayette bulunmuştur.

36. İstanbul Savcısı 28 Eylül 1995 tarihinde başvurana kötü muamele yaptığı iddia edilen polis memurları aleyhinde İstanbul Ağır Ceza Mahkemesine iddianame sunmuştur.

37. İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi 7 Aralık 1995 tarihinde başvuranın işkence gördüğü şeklindeki iddiasını reddetmiştir. Mahkeme iddiayı destekleyecek kanıt bulunmadığı sonucuna varmıştır.

38. İstanbul Devlet Güvenlik Mahkemesi 5 Mart 1999 tarihinde başvuranın davasının savunması mahkemeye sunulmadığı için diğerlerinden ayrılmasına karar vermiştir.

HUKUK :

39. Hükümet'in deklarasyonu 22 Temmuz 2003 tarihinde Mahkemeye sunulmuştur:

1. Hükümet, mevcut Türk kanunlarına ve Hükümet'in sözkonusu olayları engelleme kararlılığına rağmen, gözaltına alınan kimselere kötü muamele yapılmasından üzüntü duymaktadır. Gözaltındaki kimselere işkence, insanlık dışı ve küçük düşürücü muamele uygulanmasının ve cezalandırılmasının AİHS'nin 3. maddesine aykırı olduğu kabul görmektedir. Hükümet gelecekte bu tür fiillerin yasaklanması ve etkili soruşturmalar yapılabilmesi için gerekli bütün talimatları vermeyi ve tedbirleri almayı taahhüt eder. Hükümet ayrıca yapılan yeni yasal ve idari düzenlemeler sonucunda kötü muamele olaylarının azaldığını ve daha etkili soruşturmalar yürütüldüğünü belirtmiştir.

2. Türk Hükümeti 24849/94, 24850/94, 24941/94 no ile kayıtlı başvurular ile ilgili olarak dostane çözüme varmak amacıyla Talip Kalın, Ali Gezer ve Ekrem Ötebay isimli başvuranların her birine ex gratia olarak 27,000'er (yirmiyedi bin) Euro ödeme yapmayı teklif etmiştir. Dava ile ilgili yasal harcamaları da kapsayacak olan sözkonusu meblağ uygulanabilecek her türlü vergiden muaf olacak ve AİHS'nin 39. maddesi uyarınca verilen nihai kararın tefhim edilmesini izleyen üç ay içinde başvuranların adına açılacak bir hesaba yatırılacaktır. Bu ödeme davanın nihai sonucunu oluşturacaktır. Sözkonusu meblağın üç ay içinde ödenmemesi halinde Hükümet, üç ayın bittiği tarihten ödeme tarihine kadar geçerli olmak üzere Avrupa Merkez Bankası'nın uyguladığı basit faiz oranının üç puan fazlasına eşil faiz oranı uygulamayı taahhüt eder.

3. Hükümet, Mahkeme'nin Türkiye ile ilgili kararlarının uygulanmasının Bakanlar Komitesince denetlenmesinin bu yöndeki gelişmelerin devamı açısından uygun bir mekanizma olduğunu düşünmektedir. Bu amaçla gerekli işbirliği sürdürülecektir.

4. Son olarak Hükümet Sözleşmenin 43/1. maddesi gereğince nihai kararın verilmesinin ardından davanın Büyük Daire 'ye gönderilmesi talebinde bulunmayacağını taahhüt etmiştir.

40. Başvuranların yasal temsilcisi tarafından imzalanan deklarasyon 8 Nisan 2003 tarihinde Mahkeme'ye gönderilmiştir.

1. 24849/94, 248/50/94, 2494/94 ile kayıtlı başvuruların dostane çözümle sonuçlandırılmasını sağlamak amacıyla Türk Hükümeti’nin Sn. Kalın, Sn. Gezer ve Sn. Ötebay isimli başvuranların her birine ex gratia olarak toplam 27,000'er Euro ödeme yapmayı teklif ettiğini öğrendik. Dava ile ilgili masraf ve harcamaları içeren sözkonusu meblağ AİHS'nin 39. maddesi uyarınca verilen kararın tefhim edilmesini takiben üç ay içinde deklarasyondaki şartlara uygun olarak ödenecektir.

2. Başvuranların görüşünü aldıktan sonra sözkonusu teklifi kabul ediyor ve başvuruya temel oluşturan olaylarla ilgili olarak Türkiye Cumhuriyeti aleyhindeki bütün taleplerimizden vazgeçtiğimizi bildiriyoruz. Davanın nihai çözüme ulaştığını ve Sözleşme'nin 43/1 maddesi uyarınca Mahkeme'nin nihai kararı vermesinin ardından davanın Büyük Daire 'ye gönderilmesini talep etmeyeceğimizi taahhüt ederiz.

3. Bu deklarasyon Hükümet ile başvuranlar arasında varılan dostane çözüm temelinde ilan edilmiştir.

41. Mahkeme, taraflar arasında varılan dostane çözümü dikkate almaktadır. (Sözleşmenin 39. maddesi). Mahkeme, dostane çözümün Sözleşme ve Protokollerinde tanımlandığı biçimde insan haklarına saygı ilkesine dayalı olduğu konusunda ikna olmuştur.

42. Sözkonusu nedenlerden dolayı dava kayıttan düşürülmelidir.

YUKARIDAKİ NEDENLERDEN DOLAYI MAHKEME OYBİRLİĞİYLE ,

1. Davanın kayıttan düşürülmesine ve

2. Tarafların davanın Büyük Daire önünde tekrar görülmesini istemeyecekleri şeklindeki taahhütlerin kayda geçilmesine karar verir.

İşbu karar İngilizce olarak hazırlanmış olup, Mahkeme İç Tüzüğü'nün 77/2 ve 77/3 maddeleri uyarınca 28 Ekim 2003 tarihinde yazılı olarak tefhim edilmiştir.

diğx

Hiç yorum yok: